10 Ağustos 2008 Pazar

Patronla tartişmaninun yolları- FARUK SÜRENER

Share it Please

Günaydin sevcili pilogirlar. (Yazimu sabah gönderdiğum için oyle soyleyrum. Ama siz bu yaziyu akşam okursaniz, “günaydin” kismu uymayacağu için bu yaziyu şimdiluk atlayun, yarin sabah okursinuz daa!)
Toplumu şoyle iyiden iyiye aydinlatarak haftaya aydinluk bir başlangiç yapayum dedim. Bugün de binlerce hatta bir sürü insanu ilgilendiren bir yazi hazirladum sizlere. Patronla nasil tartişilur, olmadi tartişmayu beceremedinuz, nasil kavga edilur?
Peki patronunizla niye tartişiyorsinuz daa? Siz mi haklisinuz, yoksa o mu haksiz? Once oni bi anlamak lazimdur. Yaniii... evet... test zamani... kopya çekeni yakalarsam çikuş işlemleri içun doğruca muhasebe kategorisine gönderirim, ona göre.
HAKLİLUK TESTİ
SORU 1: Patroninuz size bir iş verdu. Yapmadinuz, yan gelip yattinuz, o da geldi size sitem etti.
a. Hiç ses çıkarmam. O haklıdır. (Hıh! Ben de bişey zannettim test diyince. Tarık’ın testinden de ne beklediysem!)
SORU 2: İyi de haçan siz ilk soruda daha lafimun bitmesinu beklemedinuz ki! Siz satış departmaninda çalişaysinuz. Paroninuzun size verdiğu iş ise tuvalet temizliğu, n’aber!?
aa. bi saniye ben onu öyle anlamamıştım. O zaman ben haklıyım.
SORU 3: E o zaman ne atlaysinuz “o hakli, ben hakliyum” diye, daha işun iç yüzunu bile bilmeden!
a. Affet Tarık, ben oyle şeyetmemiştim.b. Affet Tarık, ben boyle şeyetmemiştim.c. Ben ettim sen etme Tarıkd. Tarık, kurtar bizi bu rezillikten, yeter artık daha fazla şık yazma.e. Ula bu yazarluk işu çok zevkliymuş. İstediğunu yaz gitsun!
Neyse, ben oni ilk soruya boşuna mi yazdum sanki! İşte siz beni küçuk gordünüz, daha ben diyeceklerimu biturmeden başladinuz yorum yapmaya. Hatta bir de aşağiladinuz parantez içlerunde. İşte tipku patron da size karşi boyle davraniyor! Çünku size saygi duymuyor. Sizden güçlü ya, anlayip anlamadan konuşuyor.
Patronunuzla ilişkinuz boyleyse tartişmanun bir anlamı yoktur. Hele tartişmayu kazanup “Yaa gördünuz mu efendum, nasil oturttum ama!” bile diyemezsinuz. O noktaya gelmez. Genellikle siz oturur kalirsinuz, hakli da olsanuz, haksiz da.
O yuzden, hakli olup olmadiğinuza değil, patronunuzun gözünde saygi kurup kuramadiğiniza bakun firça yememek içun. Tabi bu saygi tek tarafli kurulmaz, iki tarafin da çabasi lazimdur. Oyle patronlar vardir ki, ağzinizla kuş tutsanuz, burnunizla balik avlasanuz yine de sizu firçalamaya hazirdur. Onlara canlaru cehenneme deyun geçin ve firsatinuz varsa gidun.
(Ula bugün hiç tarzım olmayan bir şekilde güldürürken düşundurdum galiba. Genellikle tersi oliyordu. Okurlar, “Tarik senin fikirlerinu düşünürken gülüyoruz” diyorlardu. O da beni mutlu ediydu. Eee boşver, bugün de boyle olsun daa!)
TARİK (Toplum Aydinlaticisu)

Fotoğraf: http://www.japantravel.co.uk/ask/wp-content/uploads/2008/02/sumo-kid.jpg

Hiç yorum yok:

Blogger templates

Blogroll

About