2 Ağustos 2008 Cumartesi

Maksat muhabbet olsun-HOŞSADA

Share it Please

Eskilerin “Eskiden böyle miydi?” diye başlayan sözlerini hafif bir gülümseme birazda alaycı bir tavırla dinlerdik küçükken… Her şeyin en güzeli kendi zamanımızdaymış gibi gelir, eskiye çok fazla itimat etmezdik… Ne de olsa biz yeni gençliktik ve modern çağda büyüyorduk… Hiç bir şeyi hemencecik beğenmez, başımızın dikine öylece giderdik…

Bunun değişmeyen bir döngü olduğunu şimdilerde anlıyorum. Daha yolun başında olmama rağmen “Biz eskiden…” diye başlayan cümleler kurmaya başladım. Belli ki; yaşlanmış halim ( ki o günü görürsem eğer) o gülümsemeyle dinlediğimiz büyüklerimizden daha da fena olacak. Çünkü şikâyet etmeye biraz erken başladım gibime geliyor.

Biz eskiden bağlılığa, tüm olumsuzluklara rağmen birbirine destek olmaya, küçücük akıllarımızda birbirimizi kollamaya çalışırdık. Fiziki, maddi gücümüz olmasa bile manevi desteğimizle büyürdük… Şimdiki zamanda eskilerde, yenilerde aynı durumda. Tuhaf bir yozlaşma ve içten içe büyüyen bir bencillik yumağı oluşuyor… Belki ben ya da hiç olmaz dediğimiz insanlar bunun içinde… Bilemezsin… Çünkü insanların hayata bakışları farklı, durumları değerlendirmeleri farklı… Bu yüzden kimseyi yargılayamayacağın gibi yorum yapma hakkı da yok… Yani o kısır döngü, şimdiki zamanla maneviyatın, dostluğun, arkadaşlığın, kardeşliğin öldüğü; kalıplaşmış, dar pencereden görülen kapkara bulutların döndüğü dar bir dünya olmuş…

“Eeee bunun kaygısından bize ne?” diyen çok kişi vardır… “Madem biliyorsun, ne diye yazıyorsun” diyene de verilecek tek bir cevap vardır… “Maksat muhabbet olsun… Eskiyi yaşayamıyorsan, yâd edip birazcık mutluluk, birazcıkta tebessüm olsun”…

Hiç yorum yok:

Blogger templates

Blogroll

About