15 Haziran 2008 Pazar

Ruhumuz çöl olmasın- FULYA

Share it Please
Bazıları uyuyor, bazıları oturduğu sandalyede sıkıntıyla sürekli konum değiştiriyor bazıları da cep telefonu ile fazlaca meşgul...Konuşmacı devam ediyor: "Ağaçlar yok olduğu için bu topraklar çöle döndü...Biz insanlar doğayı yok ediyoruz, ormanı yok ediyoruz...Yakında çölün ortasında yaşayacağız...Çok geç olmadan bir şeyler yapılmalı..." Kendi kendime "Bizim ruhlarımız çöle döndü, belki de bu yüzden, sırf herşeyi kendimize benzetme alışkanlığımız yüzünden doğaya bunu yapıyoruz." diyorum. Kendi ruhuna özen göstermeyen neye özen gösterir ki, kendi ruhunu kurtarmaya çalışmayan neyi kurtarmaya çalışır ki, kendi ruhuna atılan çöplerin farkında olmayan neyin kirlendiğinin farkında olur ki...

İnsan artık hayatın üzerinden parmak uçlarında geçmeye başladı. Ayakları, hayatın o kumlu toprağına hiç mi hiç iz bırakmadan öylesine dokunuyor. Hiç bir şeye ilişmek istemiyor belli ki. Attığı hiç bir adımdan emin değil. Sürekli birileri kolundan bacağından çekiştirip duruyor, birileri sürekli bir şeyler fısıldıyor kulağına, birileri gerçek olmayan görüntülerle aptala çeviriyor onu...Neye inanacağını, nereye bakacağını, neyi dinleyeceğini şaşırıyor insan...Ruhundaki ağaçları tek tek koparıyor her aklı karıştığında...Sonra kıyamet gibi yağmur yağıyor ruhuna o can veren toprakları kayıp gidiyor...Tutamıyor insan o verimli topraklarını...Zaman geçiyor çöle dönüyor ruhu...Ne bir ağaç, ne bir kuş sesi...Çöl...Sonsuza uzanan ve kemik yığınları ile dolu ölümcül bir çöl...

Kimse onu çekiştirip durmuyor artık, kimse ona bir şeyler fısıldamıyor...O zaten ölümün kucağına atmış oluyor kendini çoktan...Düşüyorlar yakasından...O can veren ağaçlar yok artık...Biliyorlar ki bir daha hayat yeşermeyecek o ruhta...

"Çok geç olmadan bir şeyler yapmalıyız" diye devam ediyor konuşmacı..."Ağaçlar yok oluyor..."

Fotoğraf: http://nebulaskin.deviantart.com/art/Dancing-in-the-Desert-27933155

Hiç yorum yok:

Blogger templates

Blogroll

About